1 Nisan 2024 Pazartesi

NEON NEXUS DERGİ'NİN 3. SAYISINDA YAYIMLANAN "KAPAKSIZ GÖZLER" İSİMLİ ÖYKÜMDEN BİR BÖLÜM



 

    Kimlik kartımı kontrol ederken yüzündeki memnuniyetsizliği gizleme gereği duymuyor. Hatta asık suratını özellikle görmemi istediğinden eminim. Beni bilinçli olarak huzursuz etmeye çalışıyor. Fark etmemiş gibi yapıyorum ve bir perinin sihirli değneği ile kutsanmamış ruhsuz bir tahta kukla gibi duygudan yoksun poker suratımla bekliyorum. Özellikle oyalandığının farkındayım. Herhangi bir açık vermemi bekliyor. Boşuna zaman kaybediyor, bedenim serotonin yüklü. İçimde panik olarak değerlendirilecek hiçbir kimyasal reaksiyonun tetiklenmesi mümkün değil. Yüzünde çizgiden eser yok. Hayatı boyunca hiç gülmemiş olabileceğini düşünüyorum. Yaptığı iş için oldukça uygun bir özellik. Bir güvenlik görevlisinin kimseye sahte sahte gülümsemesine gerek yoktur. İşini düzgün ve hatasız yapmak istiyorsa bu tür sosyal zorlamalar ikinci planda olmalıdır.

“Deriniz sentetik mi Korhan Bey?” diye soruyor. Başımla onaylıyorum. “Neden?” diyor...

 

DEVAMI NEON NEXUS 3. SAYIDA

31 Mart 2024 Pazar

YERLİ BİLİM KURGU YÜKSELİYOR'UN 2024 SEÇKİSİ İÇİN DÜZENLEDİĞİ PUSULA TEMALI ÖYKÜ YARIŞMASINDA BİRİNCİ OLAN ÖYKÜMDEN


 

    Gözüm kamaştığında geniş siperlikli şapkamı yüzüme vuran güneş ışığını kesmesi için iyice aşağı doğru çektim. Normalden daha sıcak bir gün oluyordu ve sopamdan destek aldığım halde yürümeyi sürdürmek iyice zorlaşmaya başlamıştı. Her adımımda botlarım kurumuş topraktan bir karış toz kalkmasına sebep oluyorlardı. Biraz ileride kayalık bir alan, onun hemen ardında çirkin görünüşlü dallara sahip tek tük ağaçlar görünüyordu. Sonrasında ne olduğunu ise kim bilebilirdi? Hafif bir titreşimin sesi geldi kulaklarıma. Gövdesini iyice yuvarlayıp toplayarak alarm durumuna geçmiş, kuyruğunun ucundaki çıngırağı ‘Yanıma yaklaşma!’ dercesine uyarıyla sallayan ufaklıktan uzaklaşmak için hafifçe yön değiştirerek yoluma devam ettim. Gerçi zehirli dişlerinin botlarımı aşması mümkün değildi. Hemen önümdeki toprak parçaladığında durdum ve botlarımın üzerine yağan ufak taş yağmurunun bitmesini bekledikten sonra başımı kaldırıp şapkamın altından demir bilyenin geldiği yere baktım. Namlusundan dumanlar tüten tüfeği üzerime doğrultmuş kız on sekiz, yirmi yaşında ya vardı ya yoktu. Arkadaşı da öyle. Her ikisinin de kıyafetleri eskiydi, güneşten esmerleşmişlerdi ve toz toprak içindeydiler.

“Kimsin, buraya neden geldin?” diye sordu ince sesiyle...

 

DEVAMI YERLİ BİLİM KURGU YÜKSELİYOR'UN KASIM 2023 72. SAYISINDA:

https://yerlibilimkurguyukseliyor.com/.../29/ybkyd-sayi-72/